→ Turkish Sentences From Tatoeba 7 → A tanulás megkezdése / Letöltés MP3 Flashcards

kérdés		válasz
She is a slow runner. kezdjen tanulni		O, yavaş bir koşucu.
She is a taxi driver. kezdjen tanulni		O bir taksi şoförü.
She is able to skate. kezdjen tanulni		O paten yapabiliyor.
She is bad at sports. kezdjen tanulni		O sporda kötüdür.
She is first in line. kezdjen tanulni		O sırada birinci.
She is having dinner. kezdjen tanulni		O, akşam yemeğini yiyor.
She is herself again. kezdjen tanulni		O yine kendisidir.
She is living abroad. kezdjen tanulni		O yurt dışında yaşıyor.
She is my dream girl. kezdjen tanulni		O benim idealimdeki kız.
She is my girlfriend. kezdjen tanulni		O benim kız arkadaşım.
She is never on time. kezdjen tanulni		O asla zamanında gelmez.
She is now in danger. kezdjen tanulni		O şimdi tehlikede.
She is out of danger. kezdjen tanulni		O tehlikede değil.
She is the messenger. kezdjen tanulni		O elçidir.
She knelt beside him. kezdjen tanulni		O, onun yanında diz çöktü.
She likes word games. kezdjen tanulni		O kelime oyunlarını sever.
She looks very young. kezdjen tanulni		O çok genç görünüyor.
She lost her handbag. kezdjen tanulni		O elçantasını kaybetti.
She may have said so. kezdjen tanulni		O, öyle söylemiş olabilir.
She missed him a lot. kezdjen tanulni		O, onu çok özledi.
She opens the window. kezdjen tanulni		O pencereyi açar.
She plays the guitar. kezdjen tanulni		O gitar çalar.
She quit the company. kezdjen tanulni		O şirketten ayrıldı.
She raised her voice. kezdjen tanulni		Ona sesini yükseltti.
She sang pretty well. kezdjen tanulni		O oldukça güzel söyledi.
She sent me a letter. kezdjen tanulni		Bana bir mektup gönderdi.
She served me coffee. kezdjen tanulni		Bana kahve servisi yaptı.
She slapped his face. kezdjen tanulni		Onun yüzünü tokatladı.
She sold him her car. kezdjen tanulni		O, ona arabasını sattı.
She spoke up for him. kezdjen tanulni		O, onun adına konuştu.
She stopped to smoke. kezdjen tanulni		O, sigara içmek için durdu.
She told him her age. kezdjen tanulni		O, ona yaşına söyledi.
She told him to stop. kezdjen tanulni		O, ona durmasını söyledi.
She took pity on him. kezdjen tanulni		O ona acıdı.
She tried not to cry. kezdjen tanulni		Ağlamamaya çalıştı.
She used to date him. kezdjen tanulni		O onunla çıkardı.
She used to hate him. kezdjen tanulni		O, ondan nefret ederdi.
She wants to hug him. kezdjen tanulni		O, ona sarılmak istiyor.
She was found guilty. kezdjen tanulni		O suçlu bulundu.
She was very excited. kezdjen tanulni		O çok heyecanlı idi.
She was well-dressed. kezdjen tanulni		O iyi giyimliydi.
She watched him swim. kezdjen tanulni		O, onun yüzüşünü izledi.
She went on a picnic. kezdjen tanulni		O, pikniğe gitti.
She wore a red dress. kezdjen tanulni		O kırmızı bir elbise giydi.
He wrote a letter. kezdjen tanulni		O bir mektup yazdı.
She'll probably come. kezdjen tanulni		O, muhtemelen gelecek.
She's a quiet person. kezdjen tanulni		O sessiz bir kişi.
She's as busy as Tom. kezdjen tanulni		O, Tom kadar meşguldür.
She's beating cancer. kezdjen tanulni		O kanseri yeniyor.
She's eating for two. kezdjen tanulni		O iki kişilik yiyor.
She's going to Ooita. kezdjen tanulni		O, Ooita'ya gidiyor.
She's gone on a trip. kezdjen tanulni		O bir geziye gitti.
She's good at tennis. kezdjen tanulni		O, teniste iyidir.
She's older than him. kezdjen tanulni		O ondan daha yaşlıdır.
She's older than Tom. kezdjen tanulni		O, Tom'dan daha yaşlıdır.
She’s a doctor now. kezdjen tanulni		O şimdi bir doktor.
Show me a better one. kezdjen tanulni		Bana daha iyi birtane göster.
Show me how it works. kezdjen tanulni		Onun nasıl çalıştığını bana göster.
Show me how to do it. kezdjen tanulni		Onun nasıl yapılacağını bana göster.
Shut the window, Jim. kezdjen tanulni		Pencereyi kapa, Jim.
Sign above this line. kezdjen tanulni		bu çizginin üstünü imzalayın.
Speak louder, please. kezdjen tanulni		Daha yüksek sesle konuşun lütfen.
Stay out of the rain. kezdjen tanulni		Yağmurdan uzak durun.
Stock prices dropped. kezdjen tanulni		Hisse senedi fiyatları düştü.
Susan is a good cook. kezdjen tanulni		Susan iyi bir aşçıdır.
Swimming is my hobby. kezdjen tanulni		Yüzme benim hobim.
Take this table away. kezdjen tanulni		Bu tabloyu ortadan kaldır.
Tell me a true story. kezdjen tanulni		Bana gerçek bir hikaye anlat.
Tell me when to stop. kezdjen tanulni		Ne zaman duracağımı bana söyle.
Thank you for coming. kezdjen tanulni		Geldiğiniz için teşekkür ederiz.
Thank you in advance. kezdjen tanulni		Şimdiden teşekkür ederim.
That bicycle is mine. kezdjen tanulni		Şu bisiklet benim.
That door won't open. kezdjen tanulni		O kapı açılmaz.
That hat becomes you. kezdjen tanulni		Şu şapka sana dönüşüyor.
That house is famous. kezdjen tanulni		O ev ünlüdür.
That's not the case. kezdjen tanulni		Durum böyle değil.
That is the bus stop. kezdjen tanulni		Bu otobüs durağı.
That knife cuts well. kezdjen tanulni		O bıçak iyi keser.
That meat is chicken. kezdjen tanulni		O et tavuktur.
That's $7.65, please. kezdjen tanulni		Toplam 7.65 dolar, lütfen.
That's a bright idea. kezdjen tanulni		O, parlak bir fikirdir.
That's a cheap store. kezdjen tanulni		O ucuz bir mağaza.
That's my dictionary. kezdjen tanulni		O benim sözlüğüm.
That's quite a story. kezdjen tanulni		Bu tam bir hikaye.
That's really stupid. kezdjen tanulni		O gerçekten aptalca.
That's too expensive. kezdjen tanulni		O çok fazla pahalı.
The baby fell asleep. kezdjen tanulni		Bebek uykuya daldı.
The baby is crawling. kezdjen tanulni		Bebek emekliyor.
The baby is sleeping. kezdjen tanulni		Bebek uyuyor.
The battery ran down. kezdjen tanulni		Pil bitti.
The boy became happy. kezdjen tanulni		Çocuk mutlu oldu.
The boy began to cry. kezdjen tanulni		Çocuk ağlamaya başladı.
The boy came running. kezdjen tanulni		Çocuk koşarak geldi.
The boy stayed quiet. kezdjen tanulni		Oğlan sessiz kaldı.
The car is very fast. kezdjen tanulni		Araba çok hızlı.
The cat is very cute. kezdjen tanulni		Kedi çok sevimli.
The clock struck ten. kezdjen tanulni		Saat onu vurdu.
The coat is not mine. kezdjen tanulni		Palto benim değil.
The color won't fade. kezdjen tanulni		Rengi solmaz.
The convention voted. kezdjen tanulni		Kongre oy kullandı.
The dog began to run. kezdjen tanulni		Köpek koşmaya başladı.
The dog looks hungry. kezdjen tanulni		Köpek aç görünüyor.
The door is open now. kezdjen tanulni		Kapı şimdi açık.
The door won't close. kezdjen tanulni		Kapı kapalı değil.
The gate is open now. kezdjen tanulni		Kapı şimdi açıktır.
The grass looks nice. kezdjen tanulni		Çim güzel görünüyor.
The ground seems wet. kezdjen tanulni		Zemin ıslak görünüyor.
The heater is broken. kezdjen tanulni		Isıtıcı bozuk.
The house is burning. kezdjen tanulni		Ev yanıyor.
The house is haunted. kezdjen tanulni		Ev perili.
The job is half done. kezdjen tanulni		İş yarım yapıldı.
The kitten wanted in. kezdjen tanulni		Kedi yavrusu içeri girmek istedi.
The letter is for me. kezdjen tanulni		Mektup benim için.
The light bulb burst. kezdjen tanulni		Ampul patladı.
The light turned red. kezdjen tanulni		Işık kırmızıya döndü.
The line is busy now. kezdjen tanulni		Hat şimdi meşgul.
The maid made my bed. kezdjen tanulni		Hizmetçi benim yatağımı yaptı.
The mail has arrived. kezdjen tanulni		Posta geldi.
The man looked at me. kezdjen tanulni		Adam bana baktı.
The men followed him. kezdjen tanulni		Adamlar onu izledi.
The milk boiled over. kezdjen tanulni		Süt taştı.
The milk tasted sour. kezdjen tanulni		Süt ekşimiş.
The milk tastes sour. kezdjen tanulni		Sütün tadı ekşi.
The more, the better. kezdjen tanulni		Ne kadar çok olursa, o kadar iyi.
The noise bothers me. kezdjen tanulni		Gürültü beni rahatsız ediyor.
The old man sat down. kezdjen tanulni		Yaşlı adam oturdu.
The property is mine. kezdjen tanulni		Eşyalar benim.
The rumor isn't true. kezdjen tanulni		Söylenti doğru değildir.
The sailors saw land. kezdjen tanulni		Denizciler karayı gördü.
The sheets feel damp. kezdjen tanulni		Çarşaflar nemli.
The ship ran aground. kezdjen tanulni		Gemi karaya oturdu.
The stars are bright. kezdjen tanulni		Yıldızlar parlak.
The sun is coming up. kezdjen tanulni		Güneş yükseliyor.
The taxi has arrived. kezdjen tanulni		Taksi geldi.
The theater is empty. kezdjen tanulni		Tiyatro boştur.
The towels are dirty. kezdjen tanulni		Havlular kirli.
The TV was turned on. kezdjen tanulni		Televizyon açıktı.
The TV won't turn on. kezdjen tanulni		TV açılmıyor.
The voting continued. kezdjen tanulni		Oylama devam etti.
The water pipe burst. kezdjen tanulni		Su borusu patladı.
Their cakes are good. kezdjen tanulni		Onların kekleri iyidir.
Their swords clashed. kezdjen tanulni		Onların kılıçları çatıştı.
There isn't any soap. kezdjen tanulni		Hiç sabun yok.
There were three men. kezdjen tanulni		Üç adam vardı.
There's a car coming. kezdjen tanulni		Gelen bir araba var.
There's no more salt. kezdjen tanulni		Daha fazla tuz yok.
These are my pencils. kezdjen tanulni		Bunlar benim kalemlerim.
These are the basics. kezdjen tanulni		Bunlar temel öğelerdir.
These books are mine. kezdjen tanulni		Bu kitaplar benim.
These plums are ripe. kezdjen tanulni		Bu erikler olgun.
These shoes are hers. kezdjen tanulni		Bu ayakkabılar onun.
These shoes are mine. kezdjen tanulni		Bu ayakkabılar benim.
They all respect him. kezdjen tanulni		Onların hepsi ona saygı duyarlar.
They are good people. kezdjen tanulni		Onlar iyi insanlar.
They are out of hand. kezdjen tanulni		Onlar yönetilemez.
They are running now. kezdjen tanulni		Onlar şimdi çalışıyor.
They aren't my books. kezdjen tanulni		Onlar benim kitaplarım değildir.
They call me captain. kezdjen tanulni		Onlar bana kaptan diyorlar.
They got off the bus. kezdjen tanulni		Onlar otobüsten indiler.
They grow fruit here. kezdjen tanulni		Onlar burada meyve yetiştiriyorlar.
They kept on walking. kezdjen tanulni		Onlar yürümeye devam ettiler.
They live downstairs. kezdjen tanulni		Onlar alt katta yaşıyoruz.
They love each other. kezdjen tanulni		Onlar birbirlerini seviyorlar.
They stopped talking. kezdjen tanulni		Onlar konuşmayı kestiler.
They stopped to talk. kezdjen tanulni		Konuşmak için durdular.
They trapped the fox. kezdjen tanulni		Onlar tilkiyi tuzağa düşürdüler.
They trapped the fox. kezdjen tanulni		Onlar tilkiyi kapana sıkıştırdılar.
They went to the zoo. kezdjen tanulni		Onlar hayvanat bahçesine gittiler.
They went to Tottori. kezdjen tanulni		Onlar Tottori'ye gittiler.
They're able to sing. kezdjen tanulni		Onlar şarkı söyleyebilirler.
They're already here. kezdjen tanulni		Onlar zaten buradalar.
This banana went bad. kezdjen tanulni		Bu muz bozulmuş.
This bicycle is mine. kezdjen tanulni		Bu bisiklet benim.
This book is smaller. kezdjen tanulni		Bu kitap daha küçüktür.
This button is loose. kezdjen tanulni		Bu düğme, gevşek.
This camera is Tom's. kezdjen tanulni		Bu kamera, Tom'unki.
This car is like new. kezdjen tanulni		Bu araba yeni gibi.
This car won't start. kezdjen tanulni		Bu araba çalışmaz.
This clock is broken. kezdjen tanulni		Bu saat bozuk.
This door won't lock. kezdjen tanulni		Bu kapı kilitlenmez.
This door won't open. kezdjen tanulni		Bu kapı açılmaz.
This door won't shut. kezdjen tanulni		Bu kapı kapanmaz.
This feels like silk. kezdjen tanulni		Bu ipek gibi hissettiriyor.
This hat cost me $10. kezdjen tanulni		Bu şapka bana on dolara maloldu.
This is a small book. kezdjen tanulni		Bu küçük bir kitap.
This is all I can do. kezdjen tanulni		Bütün yapabileceğim budur.
This is an emergency. kezdjen tanulni		Bu acil bir durumdur.
This is homemade jam. kezdjen tanulni		Bu ev yapımı reçel.
This is how I did it. kezdjen tanulni		Bu onu nasıl yaptığımdır.
This is how we do it. kezdjen tanulni		Bu onu nasıl yaptığımızdır.
This is my I.D. card. kezdjen tanulni		Bu benim kimlik kartım.
This is what he said. kezdjen tanulni		Bu onun söylediğidir.
This knife cuts well. kezdjen tanulni		Bu bıçak iyi keser.
This novel is boring. kezdjen tanulni		Bu roman sıkıcı.
This one is prettier. kezdjen tanulni		Bu daha güzel.
This room is cramped. kezdjen tanulni		Bu oda sıkışık.
This song sounds sad. kezdjen tanulni		Bu şarkı üzücü görünüyor.
This sweater is warm. kezdjen tanulni		Bu kazak sıcacık.
This tea is very hot. kezdjen tanulni		Bu çay çok sıcak.
This tea smells good. kezdjen tanulni		Bu çay güzel kokuyor.
This video is boring. kezdjen tanulni		Bu video sıkıcı.
This wall is cold. kezdjen tanulni		Bu duvar soğuk.
This will do for now. kezdjen tanulni		Bu şu an için işe yarar.
This wood won't burn. kezdjen tanulni		Bu odun yanmaz.
These apples are big. kezdjen tanulni		Bu elmalar büyük.
Those are sunflowers. kezdjen tanulni		Onlar ayçiçeği.
Those are Tom's dogs. kezdjen tanulni		Şunlar Tom'un köpekleri.
Those houses are big. kezdjen tanulni		Şu evler büyük.
Time passes quickly. kezdjen tanulni		Zaman çabuk geçer.
Tom almost got fired. kezdjen tanulni		Tom neredeyse kovulacaktı.
Tom asked for a beer. kezdjen tanulni		Tom bir bira istedi.
Tom became a manager. kezdjen tanulni		Tom bir yönetici oldu.
Tom became depressed. kezdjen tanulni		Tom depresif oldu.
Tom boarded the ship. kezdjen tanulni		Tom gemiye bindi.
Tom bought a new car. kezdjen tanulni		Tom yeni bir araba aldı.
Tom branded the calf. kezdjen tanulni		Tom buzağıyı damgaladı.
Tom broke the window. kezdjen tanulni		Tom pencereyi kırdı.
Tom brushed his hair. kezdjen tanulni		Tom saçını fırçaladı.
Tom burst into tears. kezdjen tanulni		Tom gözyaşlarına boğuldu.
Tom burst out crying. kezdjen tanulni		Tom birden ağlamaya başladı.
Tom can't be trusted. kezdjen tanulni		Tom'a güvenilemez.
Tom can't find a job. kezdjen tanulni		Tom bir iş bulamıyor.
Tom can't stand Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye katlanamıyor.
Tom certainly is fat. kezdjen tanulni		Tom kesinlikle şişman.
Tom changed his mind. kezdjen tanulni		Tom fikrini değiştirdi.
Tom checked the date. kezdjen tanulni		Tom tarihi kontrol etti.
Tom danced with Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary ile dans etti.
Tom denied the rumor. kezdjen tanulni		Tom söylentiyi reddetti.
Tom did all he could. kezdjen tanulni		Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
Tom did it carefully. kezdjen tanulni		Tom onu dikkatli bir şekilde yaptı.
Tom didn't help Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye yardım etmedi.
Tom didn't like Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'den hoşlanmıyordu.
Tom doesn't do drugs. kezdjen tanulni		Tom uyuşturucu kullanmaz.
Tom doesn't eat fish. kezdjen tanulni		Tom balık yemez.
Tom doesn't eat meat. kezdjen tanulni		Tom et yemez.
Tom doesn't have tea. kezdjen tanulni		Tom'un çayı yok.
Tom doesn't think so. kezdjen tanulni		Tom öyle düşünmüyor.
Tom dried the dishes. kezdjen tanulni		Tom bulaşıkları kuruladı.
Tom drinks every day. kezdjen tanulni		Tom her gün içer.
Tom eats like a bird. kezdjen tanulni		Tom bir kuş gibi yiyor.
Tom eats very little. kezdjen tanulni		Tom, çok az yiyor.
Tom felt a bit tired. kezdjen tanulni		Tom biraz yorgun hissetti.
Tom felt a bit woozy. kezdjen tanulni		Tom biraz sarhoş hissetti.
Tom felt like a fool. kezdjen tanulni		Tom bir aptal gibi hissetti.
Tom felt like crying. kezdjen tanulni		Tom ağlayacakmış gibi hissetti.
Tom felt very lonely. kezdjen tanulni		Tom çok yalnız hissetti.
Tom found Mary a job. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye bir iş buldu.
Tom got a little pie. kezdjen tanulni		Tom biraz tart aldı.
Tom got a little pie. kezdjen tanulni		Tom pastanın bir parçasını aldı.
Tom got his hair cut. kezdjen tanulni		Tom saçını kestirdi.
Tom got home at 6:30. kezdjen tanulni		Tom 6:30'da eve vardı.
Tom got in the car. kezdjen tanulni		Tom arabaya bindi.
Tom got stage fright. kezdjen tanulni		Tom'un sahne korkusu var.
Tom got straight A's. kezdjen tanulni		Tom'un düz A' ları var.
Tom gritted his teeth kezdjen tanulni		Tom dişlerini gıcırdattı.
Tom had a great time. kezdjen tanulni		Tom muhteşem zaman geçirdi.
Tom had a tough week. kezdjen tanulni		Tom zor bir hafta geçirdi.
Tom had only one leg. kezdjen tanulni		Tom'un sadece bir bacağı vardı.
Tom has 20/20 vision. kezdjen tanulni		Tom'un yirmide yirmi görüşü var.
Tom has a bad temper. kezdjen tanulni		Tom'un kötü bir ruh hali var.
Tom has a big family. kezdjen tanulni		Tom'un büyük bir ailesi var.
Tom has a deep voice. kezdjen tanulni		Tom'un pes bir sesi var.
Tom has a good point. kezdjen tanulni		Tom'un iyi bir amacı var.
Tom has a loud voice. kezdjen tanulni		Tom'un yüksek bir sesi var.
Tom has a nice smile. kezdjen tanulni		Tom'un hoş bir gülümsemesi var.
Tom has a point here. kezdjen tanulni		Tom burada bir fikri var.
Tom has a stiff neck. kezdjen tanulni		Tom'un ense sertliği var.
Tom has good hearing. kezdjen tanulni		Tom'un iyi işitme duyusu var.
Tom has lost control. kezdjen tanulni		Tom kontrolü kaybetti.
Tom has many friends. kezdjen tanulni		Tom'un çok sayıda arkadaşı var.
Tom has many regrets. kezdjen tanulni		Tom'un çok sayıda pişmanlıkları var.
Tom has many talents. kezdjen tanulni		Tom'un bir sürü yeteneği var.
Tom has the sniffles. kezdjen tanulni		Tom burnunu çekiyor.
Tom has three nieces. kezdjen tanulni		Tom'un üç kız yeğeni var.
Tom has three uncles. kezdjen tanulni		Tom'un üç amcası var.
Tom hates raw onions. kezdjen tanulni		Tom çiğ soğanlardan nefret eder.
Tom heard Mary shout. kezdjen tanulni		Tom Mary'nin bağırdığını duydu.
Tom held Mary's hand. kezdjen tanulni		Tom Mary'nin elini tuttu.
Tom ironed his shirt. kezdjen tanulni		Tom gömleğini ütüledi.
Tom is a little odd. kezdjen tanulni		Tom biraz tuhaf.
Tom is a fast driver. kezdjen tanulni		Tom hızlı bir sürücü.
Tom is a fast runner. kezdjen tanulni		Tom hızlı bir koşucu.
Tom is a fussy eater. kezdjen tanulni		Tom zor beğenen bir yiyici.
Tom is a good driver. kezdjen tanulni		Tom, iyi bir sürücü.
Tom is a good person. kezdjen tanulni		Tom iyi bir kişidir.
Tom is a good singer. kezdjen tanulni		Tom, iyi bir şarkıcı.
Tom is a good worker. kezdjen tanulni		Tom iyi bir işçidir.
Tom is a lovable guy. kezdjen tanulni		Tom sevimli bir adam.
Tom is a new student. kezdjen tanulni		Tom yeni bir öğrenci.
Tom is a picky eater. kezdjen tanulni		Tom seçici bir yiyici.
Tom is a rude person. kezdjen tanulni		Tom kaba bir kişidir.
Tom is a safe driver. kezdjen tanulni		Tom güvenli bir sürücü.
Tom is a slow walker. kezdjen tanulni		Tom yavaş bir yürüyücü.
Tom is a wealthy man. kezdjen tanulni		Tom, zengin bir adam.
Tom is an accountant. kezdjen tanulni		Tom bir muhasebeci.
Tom is angry at Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye kızgın.
Tom is down to earth. kezdjen tanulni		Tom'un aklı başında.
Tom is good at rugby. kezdjen tanulni		Tom ragbide iyidir.
Tom is in his office. kezdjen tanulni		Tom ofisinde.
Tom is just like you. kezdjen tanulni		Tom tıpkı sizin gibi.
Tom is Mary's cousin. kezdjen tanulni		Tom Mary'nin kuzeni.
Tom is Mary's friend. kezdjen tanulni		Tom Mary'nin arkadaşı.
Tom is Mary's nephew. kezdjen tanulni		Tom Mary'nin erkek yeğeni.
Tom is never on time. kezdjen tanulni		Tom asla zamanında gelmez.
Tom is now in prison. kezdjen tanulni		Tom şimdi hapiste.
Tom is probably lost. kezdjen tanulni		Tom büyük olasılıkla kayboldu.
Tom is proud of Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary ile gurur duymaktadır.
Tom is seeking a job. kezdjen tanulni		Tom bir iş arıyor.
Tom is still on duty. kezdjen tanulni		Tom hala görevdedir.
Tom is very handsome. kezdjen tanulni		Tom çok yakışıklı.
Tom is very reliable. kezdjen tanulni		Tom çok güvenilirdir.
Tom is very romantic. kezdjen tanulni		Tom çok romantik.
Tom isn't lonely now. kezdjen tanulni		Tom şimdi yalnız değil.
Tom isn't well today. kezdjen tanulni		Tom bugün iyi değil.
Tom just got married. kezdjen tanulni		Tom henüz evlendi.
Tom knew where to go. kezdjen tanulni		Tom nereye gideceğini biliyordu.
Tom knocked him down. kezdjen tanulni		Tom ona vurup yere yıktı.
Tom knows a shortcut. kezdjen tanulni		Tom bir kısayol bilir.
Tom lacks experience. kezdjen tanulni		Tom deneyimden yoksun.
Tom lacks motivation. kezdjen tanulni		Tom motivasyondan yoksun.
Tom laughed out loud. kezdjen tanulni		Tom yüksek sesle güldü.
Tom left at midnight. kezdjen tanulni		Tom gece yarısı gitti.
Tom left Mary a note. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye bir not bıraktı.
Tom looks very happy. kezdjen tanulni		Tom çok mutlu görünüyor.
Tom loosened his tie. kezdjen tanulni		Tom kravatını gevşetti.
Tom lost his car key. kezdjen tanulni		Tom araba anahtarını kaybetti.
Tom lost his glasses. kezdjen tanulni		Tom gözlüğünü kaybetti.
Tom lost his hearing. kezdjen tanulni		Tom işitmesini kaybetti.
Tom lost some weight. kezdjen tanulni		Tom biraz kilo kaybetti.
Tom made fun of Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary ile alay etti.
Tom mopped the floor. kezdjen tanulni		Tom zemini paspasladı.
Tom needed some cash. kezdjen tanulni		Tom'un biraz nakite ihtiyacı vardı.
Tom needs a vacation. kezdjen tanulni		Tom'un bir tatile ihtiyacı var.
Tom needs our advice. kezdjen tanulni		Tom'un bizim tavsiyemize ihtiyacı var.
Tom needs some sleep. kezdjen tanulni		Tom'un biraz uykuya ihtiyacı var.
Tom never liked Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'den asla hoşlanmadı.
Tom often cuts class. kezdjen tanulni		Tom çoğunlukla derse gelmez.
Tom often helps Mary. kezdjen tanulni		Tom çoğunlukla Mary'ye yardım eder.
Tom paid a $300 fine. kezdjen tanulni		Tom 300 dolar para cezası ödedi.
Tom paid the cashier. kezdjen tanulni		Tom kasiyere ödedi.
Tom proposed to Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye evlenme teklif etti.
Tom put down his pen. kezdjen tanulni		Tom kalemini düşürdü.
Tom put his shirt on. kezdjen tanulni		Tom gömleğini giydi.
Tom put his shoes on. kezdjen tanulni		Tom ayakkabılarını giydi.
Tom raised his hands. kezdjen tanulni		Tom ellerini kaldırdı.
Tom raised his voice. kezdjen tanulni		Tom sesini yükseltti.
Tom ran for his life. kezdjen tanulni		Tom hayatını kurtarmak için koştu.
Tom ran out of money. kezdjen tanulni		Tom'un parası tükendi.
Tom ran out of water. kezdjen tanulni		Tom'un suyu bitti.
Tom reloaded his gun. kezdjen tanulni		Tom silahını yeniden doldurdu.
Tom resisted smiling. kezdjen tanulni		Tom gülümsemeye direndi.
Tom rewound the tape. kezdjen tanulni		Tom bantı yeniden sardı.
Tom rinsed his mouth. kezdjen tanulni		Tom ağzını duruladı.
Tom sat under a tree. kezdjen tanulni		Tom ağacın altına oturdu.
Tom saw the exhibits. kezdjen tanulni		Tom sergileri gördü.
Tom seems to be lost. kezdjen tanulni		Tom kaybolmuş gibi görünüyor.
Tom seems to be sick. kezdjen tanulni		Tom hasta gibi görünüyor.
Tom should get going. kezdjen tanulni		Tom gitmeli.
Tom should know that. kezdjen tanulni		Tom onu bilmeli.
Tom should talk less. kezdjen tanulni		Tom daha az konuşmalı.
Tom should've called. kezdjen tanulni		Tom aramalıydı.
Tom sobered up a bit. kezdjen tanulni		Tom biraz ciddileşti.
Tom still loves Mary. kezdjen tanulni		Tom hala Mary'yi seviyor.
Tom stirred the soup. kezdjen tanulni		Tom çorbayı karıştırdı.
Tom tends to be lazy. kezdjen tanulni		Tom tembel olma eğilimindedir.
Tom took his tie off. kezdjen tanulni		Tom kravatını çıkardı.
Tom took off his hat. kezdjen tanulni		Tom şapkasını çıkardı.
Tom took off his tie. kezdjen tanulni		Tom kıravatını çıkardı.
Tom turned on the TV. kezdjen tanulni		Tom TV'yi açtı.
Tom walked Kate home. kezdjen tanulni		Tom yürüyerek Kate'in evine gitti.
Tom wanted to buy it. kezdjen tanulni		Tom onu satın almak istedi.
Tom wants to see you. kezdjen tanulni		Tom sizi görmek istiyor.
Tom was all worn out. kezdjen tanulni		Tom tamamen bitkindi.
Tom was being polite. kezdjen tanulni		Tom kibarlaşıyordu.
Tom was found guilty. kezdjen tanulni		Tom suçlu bulundu.
Tom was hard on Mary. kezdjen tanulni		Tom Mary'ye karşı katıydı.
Tom was held hostage. kezdjen tanulni		Tom rehin tutuldu.
Tom wasn't listening. kezdjen tanulni		Tom dinlemiyordu.
Tom went for a drive. kezdjen tanulni		Tom araba sürmeye gitti.
Tom went sightseeing. kezdjen tanulni		Tom gezi turuna gitti.
Tom went windsurfing. kezdjen tanulni		Tom rüzgar sörfüne gitti.
Tom won't let you go. kezdjen tanulni		Tom, gitmene izin vermeyecektir.
Tom worries too much. kezdjen tanulni		Tom çok endişeleniyor.
Tom wouldn't do that. kezdjen tanulni		Tom onu yapmazdı.
Tom wouldn't say yes. kezdjen tanulni		Tom evet demezdi.
Tom wrote the report. kezdjen tanulni		Tom rapor yazdı.
Tom's leg is healing. kezdjen tanulni		Tom'un bacağı iyileşiyor.
Tony is a polite boy. kezdjen tanulni		Tony kibar bir çocuk.
Tony's voice is nice. kezdjen tanulni		Tony'nin sesi güzel.
Turn down the stereo. kezdjen tanulni		Stereoyu kapat.
Visitors are welcome. kezdjen tanulni		Ziyaretçiler bekleniyor.
Wait in line, please. kezdjen tanulni		Sırada bekleyin lütfen.
Wash your hands well. kezdjen tanulni		Ellerinizi iyice yıkayın
We all make mistakes. kezdjen tanulni		Hepimiz hata yaparız.
We are not Americans. kezdjen tanulni		Biz Amerikalı değiliz.
We are the champions. kezdjen tanulni		Biz şampiyonlarız.
We are two of a kind. kezdjen tanulni		Birbirimize çok benziyoruz.
We arrived home late. kezdjen tanulni		Biz eve geç geldik.
We clapped our hands. kezdjen tanulni		Biz alkışladık.
We enjoy watching TV. kezdjen tanulni		Biz TV izlemekten hoşlanırız.
We got off the train. kezdjen tanulni		Biz trenden indik.
We had a lovely meal. kezdjen tanulni		Biz güzel bir yemek yedik.
We had lunch at noon. kezdjen tanulni		Biz öğleyin öğle yemeği yedik.
We knew it all along. kezdjen tanulni		Biz onu başından beri biliyorduk.
We love our children. kezdjen tanulni		Biz çocuklarımızı seviyoruz.
We made him go there. kezdjen tanulni		Biz onu oraya gönderdik.
We met along the way. kezdjen tanulni		Biz yol boyunca buluştuk.
We must be going now. kezdjen tanulni		Şimdi gidiyor olmalıyız.
We must go to school. kezdjen tanulni		Biz okula gitmeliyiz.
We named the dog Tim. kezdjen tanulni		Köpeğe Tim adını verdik.
We need more workers. kezdjen tanulni		Bizim daha fazla işçiye ihtiyacımız var.
We ran after the cat. kezdjen tanulni		Biz kediyi kovaladık.
We ran down the hill. kezdjen tanulni		Biz tepeden aşağı koştuk.
We ran short of food. kezdjen tanulni		Gıda malzememiz tükendi.
We require your help. kezdjen tanulni		Yardımınıza ihtiyacımız var.
We sang as we walked. kezdjen tanulni		Yürürken şarkı söyledik.
We sent for a doctor. kezdjen tanulni		Bir doktor getirttik.
We want a new carpet. kezdjen tanulni		Biz yeni bir halı istiyoruz.
We went to the river. kezdjen tanulni		Biz nehre gittik.
We were younger then. kezdjen tanulni		O zaman daha gençtik.
We'll eat on the way. kezdjen tanulni		Biz yolda yiyeceğiz.
We'll help you, okay? kezdjen tanulni		Biz size yardım ederiz, tamam mı?
We'll meet on Sunday. kezdjen tanulni		Biz Pazar günü buluşacağız.
We're a little early. kezdjen tanulni		Biz biraz erkenciyiz.
We've run out of tea. kezdjen tanulni		Çayımız tükendi.
Were you home at ten? kezdjen tanulni		Saat onda evde miydin?
Were you with anyone? kezdjen tanulni		Biriyle birlikte miydin?
What are you cooking? kezdjen tanulni		Ne pişiriyorsun?
What are you reading? kezdjen tanulni		Ne okuyorsunuz?
What did Bell invent? kezdjen tanulni		Bell ne icat etti?
What did you do then? kezdjen tanulni		O zaman ne yaptın?
What do they deal in? kezdjen tanulni		Onlar ne ticareti yapıyorlar?
What do you want now? kezdjen tanulni		Şimdi ne istiyorsun?
What happened to him? kezdjen tanulni		Ona ne oldu?
What happened to Tom? kezdjen tanulni		Tom'a ne oldu?
What happened, Sally? kezdjen tanulni		Ne oldu, Sally?
What he said is true. kezdjen tanulni		Onun söylediği doğru.
What he says is true. kezdjen tanulni		O neyin doğru olduğunu söylüyor?
What is he aiming at? kezdjen tanulni		O neyi hedefliyor?
What is he up to now? kezdjen tanulni		O, şimdi ne iş yapıyor?
What is his business? kezdjen tanulni		Onun işi nedir?
What is your address? kezdjen tanulni		Adresiniz nedir?
What made her so sad? kezdjen tanulni		Onu ne kadar o kadar üzdü?
What made Tom so mad? kezdjen tanulni		Tom'u o kadar ne üzdü.
What makes you happy? kezdjen tanulni		Seni mutlu kılan nedir?
What should I do now? kezdjen tanulni		Şimdi ne yapmalıyım?
What's going on here? kezdjen tanulni		Burada neler oluyor?
What's Ken doing now? kezdjen tanulni		Ken şu anda ne yapıyor?
What's Ken doing now? kezdjen tanulni		Ken şimdi ne yapıyor?
What's that building? kezdjen tanulni		O bina ne?
What's the commotion? kezdjen tanulni		Karışıklık nedir?
What's Tom doing now? kezdjen tanulni		Tom şimdi ne yapıyor
What's wrong with me? kezdjen tanulni		Benim neyim var?
When are you leaving? kezdjen tanulni		Ne zaman ayrılıyorsunuz?
When can I swim here? kezdjen tanulni		Ne zaman burada yüzebilirim?
When can I visit you? kezdjen tanulni		Seni ne zaman ziyaret edebilirim?
When did he get back? kezdjen tanulni		Ne zaman geri döndü?
When did you see her? kezdjen tanulni		Onu ne zaman gördün?
When did you see him? kezdjen tanulni		Onu ne zaman gördünüz?
When was it finished? kezdjen tanulni		Ne zaman sona erdi?
When will he be busy? kezdjen tanulni		O ne zaman meşgul olacak?
When will he go home? kezdjen tanulni		Ne zaman eve gidecek?
When will you go out? kezdjen tanulni		Ne zaman dışarı çıkacaksın?
When will you return? kezdjen tanulni		Ne zaman geri döneceksin?
Where are the apples? kezdjen tanulni		Elmalar nerede?
Where did you get it? kezdjen tanulni		Bunu nereden aldınız?
Where does John live? kezdjen tanulni		John nerede yaşıyor?
Where is he standing? kezdjen tanulni		O nerede duruyor?
Where is the laundry? kezdjen tanulni		Çamaşırhane nerede?
Where is the library? kezdjen tanulni		Kütüphane nerede?
Where is the mailbox? kezdjen tanulni		Posta kutusu nerede?
Where is the station? kezdjen tanulni		İstasyon nerede?
Where is your father? kezdjen tanulni		Baban nerede?
Where is your school? kezdjen tanulni		Okulun nerede?
Where should we meet? kezdjen tanulni		Nerede buluşmalıyız?
Where will you visit? kezdjen tanulni		Nereyi ziyaret edeceksin?
Where's the bus stop? kezdjen tanulni		Otobüs durağı nerede?
Which book is better? kezdjen tanulni		Hangi kitap daha iyidir?
Which diet is better? kezdjen tanulni		Hangi diyet daha iyi?
Which is your guitar? kezdjen tanulni		Hangisi senin gitarın?
Which of you will go? kezdjen tanulni		Hanginiz gidecek?
Which would you like? kezdjen tanulni		Hangisini istersiniz?
Who are those people? kezdjen tanulni		Şu kişiler kimler?
Who broke the window? kezdjen tanulni		Pencereyi kim kırdı?
Who can do this work? kezdjen tanulni		Bu işi kim yapabilir?
Who coaches the team? kezdjen tanulni		Takımı kim eğitiyor?
Who does Toshio like? kezdjen tanulni		Toshio kimi sever?
Who hit the home run? kezdjen tanulni		Tur vuruşunu kim yaptı?
Who invented karaoke? kezdjen tanulni		Karaokeyi kim icat etti?
Who is he talking to? kezdjen tanulni		O kimle konuşuyor?
Who planted the tree? kezdjen tanulni		Ağacı kim dikti?
Who put you up to it? kezdjen tanulni		Sana onu kim önerdi?
Who wrote the letter? kezdjen tanulni		Mektubu kim yazdı?
Whose guitar is this? kezdjen tanulni		Bu kimin gitarı?
Whose pencil is this? kezdjen tanulni		Bu kimin kalemi?
Why are you so angry? kezdjen tanulni		Neden bu kadar öfkelisin?
Why did you run away? kezdjen tanulni		Niçin kaçtın?
Why do you work here? kezdjen tanulni		Neden burada çalışıyorsunuz?
Why do you work here? kezdjen tanulni		Niçin burada çalışıyorsun?
Why don't we go home? kezdjen tanulni		Neden eve gitmiyoruz.
Why is she so silent? kezdjen tanulni		Niçin o öyle sessiz?
Will he be here soon? kezdjen tanulni		O yakında burada olacak mı?
Will I get well soon? kezdjen tanulni		Yakında iyileşecek miyim?
Will it snow tonight? kezdjen tanulni		Bu gece kar yağacak mı?
Will you go by train? kezdjen tanulni		Trenle gidecek misin?
Will you go with Tom? kezdjen tanulni		Tom'la gidecek misin?
Wipe your face clean. kezdjen tanulni		Yüzünüzü temiz silin.
Yesterday was Sunday. kezdjen tanulni		Dün Pazardı.
You are not a coward. kezdjen tanulni		Sen bir korkak değilsin.
You're not a doctor. kezdjen tanulni		Sen bir doktor değilsin.
You are not Japanese. kezdjen tanulni		Sen Japon değilsin.
You are now an adult. kezdjen tanulni		Sen bir yetişkinsin.
You are the one. kezdjen tanulni		Sen teksin.
You're under arrest. kezdjen tanulni		Sen tutuklusun.
You can come with me. kezdjen tanulni		Sen benimle gelebilirsin.
You can use this car. kezdjen tanulni		Bu arabayı kullanabilirsiniz.
You can use this pen. kezdjen tanulni		Bu kalemi kullanabilirsiniz.
You can't be serious. kezdjen tanulni		Ciddi olamazsın.
You can't be so sure. kezdjen tanulni		Bu kadar emin olamazsın.
You can't sleep here. kezdjen tanulni		Burada uyuyamazsın.
You don't understand. kezdjen tanulni		Anlamıyorsun.
You keep out of this. kezdjen tanulni		Bundan uzak dur.
You know what I mean. kezdjen tanulni		Ne demek istediğimi biliyorsun.
You look much better. kezdjen tanulni		Çok daha iyi görünüyorsun.
You lost, didn't you? kezdjen tanulni		Kayboldun, değil mi?
You may use this car. kezdjen tanulni		Bu arabayı kullanabilirsin.
You should apologize. kezdjen tanulni		Özür dilemelisin.
You should go to bed. kezdjen tanulni		Yatmaya gitmelisin.
You should leave now. kezdjen tanulni		Şimdi gitmelisin.
You should not sleep. kezdjen tanulni		Uyumamalısın.
You should work hard. kezdjen tanulni		Sıkı çalışmalısın.
You shouldn't go out. kezdjen tanulni		Dışarı çıkmamalısın.
You snooze, you lose. kezdjen tanulni		Uyursan, kaybedersin.
You'd better go home. kezdjen tanulni		Eve gitsen iyi olur.
You've been deceived. kezdjen tanulni		Aldatıldım.
You've grown so tall. kezdjen tanulni		Çok uzun boylu oldun.
You've put on weight. kezdjen tanulni		Kilo aldın.
Your answer is right. kezdjen tanulni		Cevabınız doğru.
Your answer is wrong. kezdjen tanulni		Cevabınız yanlış.
Your nose is running. kezdjen tanulni		Burnunuz akıyor.
Your pulse is normal. kezdjen tanulni		Senin nabzın normal.
A clock has two hands. kezdjen tanulni		Bir saatin, iki eli vardır.
A dolphin is a mammal. kezdjen tanulni		Yunus bir memelidir.
A little bird told me. kezdjen tanulni		Küçük bir kuş bana söyledi.
A new idea came to me. kezdjen tanulni		Yeni bir fikir aklıma geldi.
A nice room, isn't it? kezdjen tanulni		Güzel bir oda, değil mi?
A table has four legs. kezdjen tanulni		Bir masanın dört bacağı var.
Accidents will happen. kezdjen tanulni		Kazalar olacaktır.
Ah is an interjection. kezdjen tanulni		'ah' bir ünlemdir.
All of them were gone. kezdjen tanulni		Onların hepsi gitmiş.
All of us were silent. kezdjen tanulni		Hepimiz sessizdik.
All the boys ran away. kezdjen tanulni		Bütün erkekler kaçtılar.
All the eggs went bad. kezdjen tanulni		Bütün yumurtaları bozuldu.
All the food was gone. kezdjen tanulni		Tüm yiyecek bitti.
Always tell the truth. kezdjen tanulni		Her zaman doğruyu söyle.
America is very large. kezdjen tanulni		Amerika çok büyük.
Any child can do that. kezdjen tanulni		Herhangi bir çocuk bunu yapabilir.
Any time will suit me. kezdjen tanulni		Her zaman bana uygun olacaktır.
Anyway, I did my best. kezdjen tanulni		Her neyse, ben elimden geleni yaptım.
Are these your horses? kezdjen tanulni		Bunlar senin atların mı?
Are these your things? kezdjen tanulni		Bunlar senin eşyaların mı?
Are they all the same? kezdjen tanulni		Onların hepsi aynı mı?
Are you a new student? kezdjen tanulni		Sen yeni bir öğrenci misin?
Are you all right now? kezdjen tanulni		Şimdi iyi misin?
Are you an only child? kezdjen tanulni		Tek çocuk musunuz?
Are you fond of music? kezdjen tanulni		Müziğe düşkün müsünüz?
Are you free tomorrow? kezdjen tanulni		Yarın boş musunuz?
Are you going to sing? kezdjen tanulni		Şarkı söyleyecek misin?
Are you sleeping, Tom? kezdjen tanulni		Uyuyor musun, Tom?
Are you talking to me? kezdjen tanulni		Benimle konuşuyor musun?
Are you ten years old? kezdjen tanulni		On yaşında mısın?
Aren't they Americans? kezdjen tanulni		Onlar Amerikalı değiller mi?
Bad news travels fast. kezdjen tanulni		Kötü haber çabuk yayılır.
Be kind to old people. kezdjen tanulni		Yaşlı insanlara karşı nazik olun.
Be quiet for a moment. kezdjen tanulni		Bir an için sakin olun.
Better luck next time. kezdjen tanulni		Gelecek sefere iyi şanslar.
Beware of pickpockets. kezdjen tanulni		Yankesicilere dikkat edin.
Bill has many friends. kezdjen tanulni		Bill'in birçok arkadaşı var.
Bill wrote the letter. kezdjen tanulni		Bill mektup yazdı.
Bill, answer the door. kezdjen tanulni		Bill, kapıya cevap ver.
Birds have sharp eyes. kezdjen tanulni		Kuşlar keskin gözlere sahiptirler.
Bob became a preacher. kezdjen tanulni		Bob, bir vaiz oldu.
Boil the milk bottles. kezdjen tanulni		Süt şişelerini kaynatın.
Both stories are true. kezdjen tanulni		Her iki hikaye doğrudur.
Brad Pitt is an actor. kezdjen tanulni		Brad Pitt bir aktördür.
Brian took some roses. kezdjen tanulni		Brian bazı güller aldı.
Brush your teeth well. kezdjen tanulni		Dişlerinizi iyi fırçalayın.
Business is improving. kezdjen tanulni		İş geliştirmektedir.
Buy it for me, please. kezdjen tanulni		Onu benim için satın al, lütfen.
Call me at the office. kezdjen tanulni		Beni ofiste arayın.
Can he play the piano? kezdjen tanulni		O piyano çalabilir mi?
Can he speak Japanese? kezdjen tanulni		O, Japonca konuşabilir mi?
Can I ask you a favor? kezdjen tanulni		Senden bir iyilik isteyebilir miyim?
Can I borrow your car? kezdjen tanulni		Arabanı ödünç alabilir miyim?
Can I borrow your pen? kezdjen tanulni		Ben senin kalemini ödünç alabilir miyim?
Can I buy you a drink? kezdjen tanulni		Ben size bir içki ısmarlayabilir miyim?
Can I give you a ride? kezdjen tanulni		Seni arabayla götürebilir miyim?
Can I go out and play? kezdjen tanulni		Dışarı çıkıp oyun oynayabilir miyim?
Can I leave a message? kezdjen tanulni		Ben bir mesaj bırakabilir miyim?
Can I open the window? kezdjen tanulni		Ben pencereyi açabilir miyim?
Can I play some music? kezdjen tanulni		Biraz müzik çalabilir miyim?
Can I see you tonight? kezdjen tanulni		Ben bu gece seni görebilir miyim?
Can I turn off the TV? kezdjen tanulni		Televizyonu kapatabilirmiyim?
Can I use your pencil? kezdjen tanulni		Ben senin kurşun kalemini kullanabilir miyim?
Can I use your pencil? kezdjen tanulni		Ben kalemini kullanabilir miyim?
Can it really be mine? kezdjen tanulni		O gerçekten benimki olabilir mi?
Can you do that again? kezdjen tanulni		Onu tekrar yapar mısın?
Can you get a day off? kezdjen tanulni		Bir gün izin alabilir misin?
Can you guess her age? kezdjen tanulni		Onun yaşını tahmin edebilir misiniz?
Can you hear anything? kezdjen tanulni		Bir şey duyabiliyor musun?
Can you keep a secret? kezdjen tanulni		Sır tutabilir misin?
Can you speak English? kezdjen tanulni		İngilizce konuşabiliyor musun?
Can you speak English? kezdjen tanulni		İngilizce konuşabilir misin?
Can you speak English? kezdjen tanulni		İngilizce konuşur musun?
Can't you really swim? kezdjen tanulni		Gerçekten yüzemiyor musunuz?
Cats arch their backs. kezdjen tanulni		Kediler sırtlarını kabartırlar.
Come here and help me. kezdjen tanulni		Buraya gel ve bana yardım et.
Come home before dark. kezdjen tanulni		Karanlık olmadan eve gel.
Come tomorrow morning. kezdjen tanulni		Yarın sabah gel.
Could I check my bags? kezdjen tanulni		Ben çantalarımı kontrol edebilir miyim?
Could I use your desk? kezdjen tanulni		Masanı kullanabilir miyim?
Could we have a spoon? kezdjen tanulni		Bir kaşık alabilir miyiz?
Could you let him out? kezdjen tanulni		Ona dışarı çıkmasına izin verir misiniz?
Could you repeat that? kezdjen tanulni		Tekrar eder misiniz?
Cut them with a knife. kezdjen tanulni		Onları bir bıçakla kesin.
Did anyone call me up? kezdjen tanulni		Beni arayan oldu mu?
Did he go to see Mary? kezdjen tanulni		O, Mary'yi görmeye gitti mi?
Did he go to see Mary? kezdjen tanulni		O, Mary'yi görmek için gitti mi?
Did he propose to you? kezdjen tanulni		Sana evlenme teklif etti mi?
Did she come with him? kezdjen tanulni		Onunla geldi mi?
Did you ask the price? kezdjen tanulni		Fiyatı sordun mu?
Did you buy this book? kezdjen tanulni		Bu kitabı satın aldın mı?
Did you cut the paper? kezdjen tanulni		Kağıdı kestin mi?
Did you get your wish? kezdjen tanulni		Dileğiniz gerçekleşti mi?
Did you hear the news? kezdjen tanulni		Haberi duydunuz mu?
Did you say something? kezdjen tanulni		Bir şey söyledin mi?
Did you see her there? kezdjen tanulni		Orada onu gördünüz mü?
Did you see my camera? kezdjen tanulni		Benim kameramı gördünüz mü?
Did you phone him? kezdjen tanulni		Ona telefon ettin mi?
Did you use my camera? kezdjen tanulni		Benim kameramı kullandınız mı?
Do I need to transfer? kezdjen tanulni		Benim transfer etmem gerekiyor mu?
Do it as you are told. kezdjen tanulni		Onu sana söylenildiği gibi yap.
Do not be so critical. kezdjen tanulni		Bu kadar kritik olmayın.
Do they learn English? kezdjen tanulni		Onlar İngilizce öğrenirler mi?
Do you also like jazz? kezdjen tanulni		Sen de jazzdan hoşlanır mısın?
Do you believe in God? kezdjen tanulni		Allah'a inanıyor musun?
Do you fly frequently? kezdjen tanulni		Sık sık uçar mısın?
Do you have a bicycle? kezdjen tanulni		Bir bisikletin var mı?
Do you have a lighter? kezdjen tanulni		Bir çakmağın var mı?
Do you have any money? kezdjen tanulni		Hiç paran var mı?
Do you have any water? kezdjen tanulni		Hiç suyun var mı?
Do you have earphones? kezdjen tanulni		Kulaklıklığın var mı?
Do you have some milk? kezdjen tanulni		Biraz sütün var mı?
Do you have some time? kezdjen tanulni		Biraz zamanınız var mı?
Do you hear any sound? kezdjen tanulni		Herhangi bir ses duyuyor musunuz?
Do you hear something? kezdjen tanulni		Bir şey duyuyor musun?
Do you know Mr. Brown? kezdjen tanulni		Bay Brown'ı biliyor musun?
Do you know Mr. Brown? kezdjen tanulni		Bay Brown'ı tanıyor musunuz?
Do you know who he is? kezdjen tanulni		Onun kim olduğunu biliyor musunuz?
Do you like the piano? kezdjen tanulni		Piyano sever misiniz?
Do you like to travel? kezdjen tanulni		Seyahat etmekten hoşlanır mısınız.
Do you meet him often? kezdjen tanulni		Onunla sık sık karşılaşır mısın?
Do you really love me? kezdjen tanulni		Beni gerçekten seviyor musun?
Do you really mean it? kezdjen tanulni		Gerçekten demek istediğin bu mudur?
Do you really want it? kezdjen tanulni		Onu gerçekten istiyor musun?
Do you sell batteries? kezdjen tanulni		Pil satıyor musunuz?
Do you think I'm sexy? kezdjen tanulni		Benim seksi olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm sexy? kezdjen tanulni		Sizce ben seksi miyim?
Do you think I'm ugly? kezdjen tanulni		Benim çirkin olduğumu düşünüyor musunuz?
Do you think I'm ugly? kezdjen tanulni		Sizce ben çirkin miyim?
Do you walk to school? kezdjen tanulni		Okula yürür müsün?
Does anybody know him? kezdjen tanulni		Onu tanıyan bir var mı?
Does anyone feel sick? kezdjen tanulni		Hasta olduğunu hisseden biri var mı?
Does he do any sports? kezdjen tanulni		O herhangi bir spor yapıyor mu?
Does he speak English? kezdjen tanulni		O, İngilizce konuşur mu?
Does she have a hobby? kezdjen tanulni		Onun bir hobisi var mı?
Does she have a piano? kezdjen tanulni		Onun bir piyanosu var mı?
Does she like oranges? kezdjen tanulni		O, portakalları sever mi?
Dogs often bury bones. kezdjen tanulni		Köpekler genellikle kemikleri gömerler.
Don't add annotations. kezdjen tanulni		Dipnot koymayın.
Don't add annotations. kezdjen tanulni		Ek açıklamalar katmayın.
Don't be disappointed. kezdjen tanulni		Hayal kırıklığına uğramayın.
Don't be unreasonable. kezdjen tanulni		Mantıksız olmayın.
Don't bite your nails. kezdjen tanulni		Tırnaklarını ısırma.
Don't blame it on her. kezdjen tanulni		Onu suçlamayın.
Don't blame the guide. kezdjen tanulni		Rehberi suçlamayın.
Don't cut your finger. kezdjen tanulni		Parmağınızı kesmeyin.
Don't drink and drive. kezdjen tanulni		İçkiliyken araba sürme.
Don't expect too much. kezdjen tanulni		Çok fazla şey bekleme.
Don't go near the dog. kezdjen tanulni		Köpeğe yaklaşmayın.
Don't leave door open. kezdjen tanulni		Kapıyı açık bırakmayın.
Don't leave me behind! kezdjen tanulni		Beni arkada bırakmayın!
Don't leave the TV on. kezdjen tanulni		TV'yi açık bırakma.
Don't let that dog go. kezdjen tanulni		O köpeğin gitmesine izin vermeyin.
Don't make noise here. kezdjen tanulni		Burada gürültü yapmayın.
Don't open the window. kezdjen tanulni		Pencereyi açmayın.
Don't pick up the cat. kezdjen tanulni		Kediyi almayın.
Don't point at others. kezdjen tanulni		Diğerlerini işaret etme.
Don't stand in my way. kezdjen tanulni		Yolumda durmayın.
Don't stare at people. kezdjen tanulni		İnsanlara bakmayın.
Don't swear in public. kezdjen tanulni		Herkesin önünde küfretmeyin.
Don't touch my camera. kezdjen tanulni		Benim kamerama dokunmayın.
Don't you play tennis? kezdjen tanulni		Tenis oynamaz mısın?
Easier said than done. kezdjen tanulni		Lafla peynir gemisi yürümez.
Easier said than done. kezdjen tanulni		Söylemek yapmaktan kolaydır.
Eat whatever you like. kezdjen tanulni		Ne isterseniz yiyin.
Everybody loves music. kezdjen tanulni		Herkes müzik sever.
Everything went black. kezdjen tanulni		Herşey karardı.
Fasten your seat belt. kezdjen tanulni		Emniyet kemerini bağla.
Forty people attended. kezdjen tanulni		Kırk kişi katıldı.
Four times five is 20. kezdjen tanulni		Dört kere beş 20'dir.
Fred is a lazy fellow. kezdjen tanulni		Fred tembel bir adam.
Fur coats are on sale. kezdjen tanulni		Kürk mantolar satışa sunulmuştur.
Give it to me, please. kezdjen tanulni		Bana ver, lütfen.
Give me just a little. kezdjen tanulni		Bana sadece biraz ver.
Give me some more tea. kezdjen tanulni		Bana biraz daha çay verin.
Glad to see you again. kezdjen tanulni		Sizi tekrar gördüğüme sevindim.
Go and help them, Bud. kezdjen tanulni		Git ve onlara yardımcı ol, Bud.
Go and see the doctor. kezdjen tanulni		Git ve doktorla görüş.
God created the world. kezdjen tanulni		Tanrı dünyayı yarattı.
God made the universe. kezdjen tanulni		Tanrı evreni yaptı.
Good luck on the test! kezdjen tanulni		Testte iyi şanslar!
Good luck on the test! kezdjen tanulni		Testte başarılar!
Guess what he told me. kezdjen tanulni		Onun bana söylediğini tahmin et.
Guess where I've been? kezdjen tanulni		Bil bakalım neredeydim?
Happy Valentine's Day. kezdjen tanulni		Sevgililer günün kutlu olsun.
Did the baby wake up? kezdjen tanulni		Bebek uyandı mı?
Has the bell rung yet? kezdjen tanulni		Zil henüz çaldı mı?
Have a good Christmas. kezdjen tanulni		İyi Noeller.
Have you had dinner? kezdjen tanulni		Akşam yemeği yedin mi?
Have you finished yet? kezdjen tanulni		Henüz bitirdin mi?
Haven't we met before? kezdjen tanulni		Daha önce tanışmadık mı?
He abandoned all hope. kezdjen tanulni		O, bütün umutlarından vazgeçti.
He abandoned the idea. kezdjen tanulni		O, fikirden vazgeçti.
He abandoned the plan. kezdjen tanulni		O plandan vazgeçti.
He accepted our offer. kezdjen tanulni		O bizim teklifimizi kabul etti.
He acted as our guide. kezdjen tanulni		O bizim rehberimiz olarak hareket etti.
He acted like a saint. kezdjen tanulni		O, bir aziz gibi davrandı.
He adopted the orphan. kezdjen tanulni		O, yetimi evlatlık kabul etti.
He and I share a room. kezdjen tanulni		O ve ben bir odayı paylaşıyoruz.
He asked me who I was. kezdjen tanulni		O bana kim olduğumu sordu.
He began to eat lunch. kezdjen tanulni		O öğle yemeği yemeye başladı.
He bowed to the Queen. kezdjen tanulni		O, Kraliçe'ye reverans yaptı.
He broke his left arm. kezdjen tanulni		O, sol kolunu kırdı.
He broke into a house. kezdjen tanulni		O bir eve zorla girdi.
He called me a coward. kezdjen tanulni		O bana bir korkak dedi.
He came from far away. kezdjen tanulni		O, çok uzaklardan geldi.
He came several times. kezdjen tanulni		O defalarca geldi.
He can read and write. kezdjen tanulni		O okumayabilir ve yazabilir.
He can swim very fast. kezdjen tanulni		O çok hızlı yüzebilir.
He cleared his throat. kezdjen tanulni		Boğazını temizledi.
He comes from England. kezdjen tanulni		O İngiltere'lidir.
He could speak French. kezdjen tanulni		O Fransızca konuşabilirdi.
He crossed the street. kezdjen tanulni		O caddeyi geçti.
He deals in furniture. kezdjen tanulni		O, mobilya ticareti yapar.
He delivered a speech. kezdjen tanulni		O bir nutuk çekti.
He deserves the prize. kezdjen tanulni		O ödülü hak ediyor.
He did not mention it. kezdjen tanulni		O, ondan söz etmedi.
He didn't do any work. kezdjen tanulni		O hiç çalışma yapmadı.
He didn't see anybody. kezdjen tanulni		O kimseyi görmedi.
He died from overwork. kezdjen tanulni		O, fazla çalışmaktan öldü.
He knows the truth. kezdjen tanulni		O gerçeği biliyor.
He does not like cats. kezdjen tanulni		O kedileri sevmez.
He drinks like a fish. kezdjen tanulni		O bir balık gibi içer.
He drives his own car. kezdjen tanulni		O kendi arabasını sürüyor.
He earns a great deal. kezdjen tanulni		O, oldukça çok kazanır.
He fell from the tree. kezdjen tanulni		O ağaçtan düştü.
He fell off the horse. kezdjen tanulni		o attan düştü.
He felt a sudden pain. kezdjen tanulni		O, ani bir ağrı hissetti.
He gave me 10,000 yen. kezdjen tanulni		O, bana 10.000 yen verdi.
He gave me a bad cold. kezdjen tanulni		O bana kötü bir soğuk algınlığı bulaştırdı.
He gave me an example. kezdjen tanulni		O, bana bir örnek verdi.
He gave me some money. kezdjen tanulni		O, bana biraz para verdi.
He gave up cigarettes. kezdjen tanulni		O sigaradan vazgeçti.
He gets a good salary. kezdjen tanulni		O iyi bir maaş alır.
He gets a high salary. kezdjen tanulni		O yüksek bir maaş alır.
He got 90% in English. kezdjen tanulni		O, İngilizcede 100 üzerinden 90 aldı.
He had a strong alibi. kezdjen tanulni		O güçlü bir mazereti vardı.
He had to stay in bed. kezdjen tanulni		O yatakta kalmak zorunda kaldı.
He has a blue coat on. kezdjen tanulni		O mavi bir ceket giymişti.
He has a drug allergy. kezdjen tanulni		Onun bir ilaç alerjisi var.
He has a Japanese car. kezdjen tanulni		O, bir Japon otomobiline sahiptir.
He has absolute power. kezdjen tanulni		Onun mutlak gücü var.
He has been to France. kezdjen tanulni		O, Fransa'da bulundu.
He has gone to London. kezdjen tanulni		O, Londra'ya gitti.
He has just come back. kezdjen tanulni		O, az önce döndü.
He has just come home. kezdjen tanulni		O az önce eve geldi.
He has just left home. kezdjen tanulni		O, az önce evden ayrıldı.
He has three brothers. kezdjen tanulni		Üç erkek kardeşi vardır.
He has three children. kezdjen tanulni		Onun üç çocuğu vardır.
He has too many books. kezdjen tanulni		O, pek çok kitaba sahiptir.
He hasn't arrived yet. kezdjen tanulni		O henüz varmadı.
He hit me on the head. kezdjen tanulni		O bana kafamdan vurdu.
He hit me on the head. kezdjen tanulni		O benim kafama vurdu.
He hopes to go abroad. kezdjen tanulni		O yurt dışına gitmeyi umuyor.
He hurt his left hand. kezdjen tanulni		O sol elini incitti.
He ignored her advice. kezdjen tanulni		O onun tavsiyesini görmezden geldi.
He interpreted for me. kezdjen tanulni		O benim için yorumladı.
He is a man of action. kezdjen tanulni		O bir eylem adamı.
He is a man of wealth. kezdjen tanulni		O bir servet adamı.
He is a self-made man. kezdjen tanulni		O kendi kendini yetiştirmiş bir adam.
He is a soccer player. kezdjen tanulni		O bir futbol oyuncusu.
He is a spoiled child. kezdjen tanulni		O şımarık bir çocuk.
He is a very lazy boy. kezdjen tanulni		O çok tembel bir çocuk.
He is afraid of death. kezdjen tanulni		O ölümden korkuyor.
He is always cheerful. kezdjen tanulni		O her zaman neşelidir.
He is always punctual. kezdjen tanulni		O her zaman dakiktir.
He is always studying. kezdjen tanulni		O her zaman çalışıyor.
He is as busy as ever. kezdjen tanulni		O her zamanki kadar meşgul.
He is as lazy as ever. kezdjen tanulni		O her zamanki kadar tembel.
He is away on holiday. kezdjen tanulni		O, uzakta tatildedir.
He is certain to come. kezdjen tanulni		O kesin gelecek.
He is easy to talk to. kezdjen tanulni		Onunla konuşmak kolaydır.
He is far from honest. kezdjen tanulni		O dürüst olmaktan uzak.
He loves to fish. kezdjen tanulni		O balık tutmayı sever.
He is good at cooking. kezdjen tanulni		O, yemek pişirmede iyidir.
He is good at driving. kezdjen tanulni		O, araba sürmede iyidir.
He is good at singing. kezdjen tanulni		O şarkı söylemede iyidir.
He's just an amateur. kezdjen tanulni		O sadece bir amatör.
He lives in Tokyo. kezdjen tanulni		O, Tokyo'da yaşıyor.
He is mad about music. kezdjen tanulni		O, müziği deli gibi seviyor.
He is my close friend. kezdjen tanulni		O benim yakın arkadaşım.
He is no longer a boy. kezdjen tanulni		O artık bir çocuk değil.
He is not always late. kezdjen tanulni		O her zaman geç kalmaz.
He isn't an American. kezdjen tanulni		O bir Amerikalı değildir.
He is not kind to her. kezdjen tanulni		O, ona karşı nazik değil.
He is Sandayu Momochi. kezdjen tanulni		O, Sandayu Momochi'dir.
He is the tallest boy. kezdjen tanulni		O en uzun boylu çocuktur.
He can't make this. kezdjen tanulni		O bunu yapamaz.
He is very kind to me. kezdjen tanulni		O bana karşı çok nazik.
He is very mean to me. kezdjen tanulni		O bana göre çok cimridir.
He is washing his car. kezdjen tanulni		O, arabasını yıkıyor.
He is washing the car. kezdjen tanulni		O arabayı yıkıyor.
He is watching TV now. kezdjen tanulni		O şimdi televizyon izliyor.
He is wearing glasses. kezdjen tanulni		O gözlük takıyor.
He is writing a novel. kezdjen tanulni		O bir roman yazıyor.
He isn't happy at all. kezdjen tanulni		O hiç mutlu değil.
He kept a seat for me. kezdjen tanulni		O benim için bir yer ayırdı.
He knows us very well. kezdjen tanulni		O bizi çok iyi tanır.
He laughed at my joke. kezdjen tanulni		O benim şakama güldü.
He let go of the rope. kezdjen tanulni		O, ipi bıraktı.
He lied about his age. kezdjen tanulni		Onun yaşı hakkında yalan söyledi.
He likes ham and eggs. kezdjen tanulni		O, jambon ve yumurtayı seviyor.
He likes Italian food. kezdjen tanulni		İtalyan yemeğini seviyor.
He likes taking walks. kezdjen tanulni		O yürüyüş yapmayı sever.
He likes that teacher. kezdjen tanulni		O, o öğretmeni seviyor.
He lived a moral life. kezdjen tanulni		O dürüst bir hayat yaşadı.
He looked for the key. kezdjen tanulni		O anahtarı aradı.
He looked quite tired. kezdjen tanulni		Bayağı yorgun göründü.
He looked quite tired. kezdjen tanulni		Oldukça yorgun görünüyordu.
He looks kind of pale. kezdjen tanulni		O solgun gibi görünüyor.
He looks like a horse. kezdjen tanulni		O bir ata benziyor.
He loves taking trips. kezdjen tanulni		O seyahat etmeyi sever.
He made me a new suit. kezdjen tanulni		O bana yeni bir takım elbise yaptı.
He made up that story. kezdjen tanulni		O hikayeyi o uydurdu.
He married an actress. kezdjen tanulni		O, bir aktris ile evlendi.
He may be sick in bed. kezdjen tanulni		O yatakta hasta olabilir.
He must be a good boy. kezdjen tanulni		O iyi bir çocuk olmalı.
He must be over fifty. kezdjen tanulni		O, elli yaşın üzerinde olmalı.
He must be over sixty. kezdjen tanulni		O altmışın üzerinde olmalı.
He never touched wine. kezdjen tanulni		O asla şaraba dokunmadı.
He offered to help me. kezdjen tanulni		Bana yardım etmeyi önerdi.
He owns a lot of land. kezdjen tanulni		O bir çok araziye sahip.
He picked up the book. kezdjen tanulni		O, kitabı aldı.
He practices medicine. kezdjen tanulni		O, tıp uygulaması yapıyor.
He ran away from home. kezdjen tanulni		O evden kaçtı.
He rejected our offer. kezdjen tanulni		O bizim teklifimizi reddetti.
He rested for a while. kezdjen tanulni		O bir süre dinlendi.
He robbed an old lady. kezdjen tanulni		O, yaşlı bir bayanı soydu.
He rolled off the bed. kezdjen tanulni		O, yataktan yuvarlandı.
He rose from his seat. kezdjen tanulni		O, koltuğundan kalktı.
He sang while working. kezdjen tanulni		O, çalışırken şarkı söyledi.
He sat in front of me. kezdjen tanulni		O, önümde oturdu.
He says he won't come. kezdjen tanulni		O gelmeyeceğini söylüyor.
He seems to be asleep. kezdjen tanulni		O uyuyor gibi görünüyor.
He seems to be honest. kezdjen tanulni		O, dürüst gibi görünüyor.
He sent her a message. kezdjen tanulni		Ona bir mesaj gönderdi.
He slipped on the ice. kezdjen tanulni		O, buz üzerinde kaydı.
He sprained his ankle. kezdjen tanulni		O, ayak bileğini burktu.
He stamped out a fire. kezdjen tanulni		O, yangını bastırdı.
He began a new life. kezdjen tanulni		O, yeni bir hayata başladı.
He teaches us English. kezdjen tanulni		O bize İngilizce öğretir.
He teaches us history. kezdjen tanulni		O bize tarih öğretiyor.
He tends to tell lies. kezdjen tanulni		O yalan söyleme eğilimindedir.
He threw me the apple. kezdjen tanulni		O bana elmayı attı.
He told a funny story. kezdjen tanulni		O komik bir hikaye anlattı.
He took a deep breath. kezdjen tanulni		O, derin bir nefes aldı.
He took Bill swimming. kezdjen tanulni		O, Bill'i yüzmeye götürdü.
He took us to the zoo. kezdjen tanulni		O bizi hayvanat bahçesine götürdü.
He understands physics. kezdjen tanulni		O, fizikten anlar.
He understands French. kezdjen tanulni		O, Fransızca anlar.
He walked ahead of me. kezdjen tanulni		O, önümde yürüdü.
He walked with a limp. kezdjen tanulni		O aksayarak yürüdü.
He was a rugby player. kezdjen tanulni		O bir ragbi oyuncusu idi.
He was about to speak. kezdjen tanulni		O konuşmak üzereydi.
He was about to start. kezdjen tanulni		O başlamak üzereydi.
He was almost drowned. kezdjen tanulni		O, neredeyse boğuluyordu.
He was born in Africa. kezdjen tanulni		O Afrika'da doğdu.
He was chosen captain. kezdjen tanulni		O, kaptan seçildi.
He was hard to please. kezdjen tanulni		Onu memnun etmek zordu.
He was just behind me. kezdjen tanulni		O tam benim arkamdaydı.
He was sent to prison. kezdjen tanulni		O, cezaevine gönderildi.
He was sick last week. kezdjen tanulni		O, geçen hafta hastaydı.
He was unable to move. kezdjen tanulni		O hareket edemedi.
He returned to Japan. kezdjen tanulni		O, Japonya'ya geri döndü.
He went down the hill. kezdjen tanulni		O, tepeden aşağı gitti.
He went into the bank. kezdjen tanulni		O, bankaya gitti.
He will get back soon. kezdjen tanulni		O yakında geri dönecektir.
He will get well soon. kezdjen tanulni		O, yakında iyileşecek.
He will join us later. kezdjen tanulni		O, daha sonra bize katılacak.
He won the race again. kezdjen tanulni		Yarışı yine kazandı.
He works in a factory. kezdjen tanulni		O bir fabrikada çalışır.
He'll succeed in time. kezdjen tanulni		O zamanla başarılı olacak.
He's an absolute fool. kezdjen tanulni		O katışıksız bir aptal.
He's away on business. kezdjen tanulni		O iş için uzaklarda.
He's beginning to cry. kezdjen tanulni		O ağlamaya başlıyor.
He's getting up early. kezdjen tanulni		O erken kalkıyor.
He's just kidding you. kezdjen tanulni		O sadece seninle dalga geçiyor.
He's my older brother. kezdjen tanulni		O benim abim.
He's not in our group. kezdjen tanulni		O bizim grupta değil.
He's now on the phone. kezdjen tanulni		O şimdi telefonda.
He's shorter than Tom. kezdjen tanulni		O, Tom'dan daha kısadır.
Help yourself, please. kezdjen tanulni		Buyrun, lütfen.
Her ideas sound crazy. kezdjen tanulni		Onun fikirleri çılgınca görünüyor.
Her life is in danger. kezdjen tanulni		Onun hayatı tehlikede.
His car has no wheels. kezdjen tanulni		Onun arabasının tekerlekleri yok.
His concert was great. kezdjen tanulni		Onun konseri harikaydı.
His house is for sale. kezdjen tanulni		Onun evi satılıktır.
His house was on fire. kezdjen tanulni		Onun evi yanıyordu.
His story may be true. kezdjen tanulni		Onun hikayesi doğru olabilir.
His story sounds true. kezdjen tanulni		Onun hikayesi gerçek görünüyor.
How can I become rich? kezdjen tanulni		Nasıl zengin olabilirim?
How deep is Lake Biwa? kezdjen tanulni		Biwa gölü ne kadar derin?
How deep is that lake? kezdjen tanulni		O göl ne kadar derin?
How deep is this lake? kezdjen tanulni		Bu göl ne kadar derin?
How did you get here? kezdjen tanulni		Buraya nasıl geldin?
How do you feel today? kezdjen tanulni		Bugün nasıl hissediyorsun?
How are you today? kezdjen tanulni		Bugün nasılsın?
How do you like Japan? kezdjen tanulni		Japonyayı nasıl buluyorsun?
How do you like Kyoto? kezdjen tanulni		Kyoto'yu nasıl buluyorsunuz?
How do you make a box? kezdjen tanulni		Bir kutuyu nasıl yaparsın?
How far are you going? kezdjen tanulni		Ne kadar uzağa gidiyorsunuz?
How high can you jump? kezdjen tanulni		Ne kadar yükseğe sıçrayabilirsin?
How high can you jump? kezdjen tanulni		Siz ne kadar yükseğe sıçrayabilirsiniz?
How late are you open? kezdjen tanulni		Ne kadar geç saate kadar açıksınız?
How long ago was that? kezdjen tanulni		O ne kadar önceydi?
How long did you stay? kezdjen tanulni		Ne kadar kaldın?
How long did you wait? kezdjen tanulni		Ne kadar beklediniz?
How long does it take? kezdjen tanulni		Ne kadar sürer?
How many does he want? kezdjen tanulni		O kaç tane istiyor?
How much do I owe you? kezdjen tanulni		Sana ne kadar borçluyum?
How much is this sofa? kezdjen tanulni		Bu çekyat ne kadar?
How much will it cost? kezdjen tanulni		Kaça mal olacak?
How old is your uncle? kezdjen tanulni		Amcan kaç yaşında?
How was the math test? kezdjen tanulni		Matematik testi nasıldı?
How well can you swim? kezdjen tanulni		Size ne kadar iyi yüzebilirsin?
How're you holding up? kezdjen tanulni		Nasıl geciktiriyorsun?
I acted on his advice. kezdjen tanulni		Onun tavsiyesi üzerine hareket ettim.
I admire your courage. kezdjen tanulni		Ben cesaretine hayranım.
I agree with his plan. kezdjen tanulni		Onun planına katılıyorum.
I always get up early. kezdjen tanulni		Ben her zaman erken kalkarım.
I always keep my word. kezdjen tanulni		Ben her zaman sözümü tutarım.
I am an honest person. kezdjen tanulni		Ben dürüst bir insanım.
I am an honest person. kezdjen tanulni		Ben namuslu bir kişiyim.
I am an office worker. kezdjen tanulni		Ben bir ofis çalışanıyım.
I am crazy about golf. kezdjen tanulni		Golf için deli oluyorum.
I am fixing the clock. kezdjen tanulni		Saati tamir ediyorum.
I am friends with her. kezdjen tanulni		Onunla arkadaşım.
I am here on business. kezdjen tanulni		Ben iş için buradayım.
I am near the station. kezdjen tanulni		Ben istasyona yakınım.
I am no match for him. kezdjen tanulni		Onun dengi değilim.
I am paid weekly. kezdjen tanulni		Bana haftalık ödeme yapılır.
I am poor at swimming. kezdjen tanulni		Ben yüzmede kötüyüm.
I am pressed for time. kezdjen tanulni		Ben zaman için sıkıştım.
I am shorter than you. kezdjen tanulni		Ben senden daha kısayım.
I am talking with Tom. kezdjen tanulni		Tom ile konuşuyorum.
I am tired of my work. kezdjen tanulni		Ben işimden bıktım.
I am tired of reading. kezdjen tanulni		Ben okumaktan yoruldum.
I am too tired to run. kezdjen tanulni		Koşamayacak kadar çok yorgunum.
I anticipated trouble. kezdjen tanulni		Ben sorun olacağını umuyordum.
I bet he will get mad. kezdjen tanulni		Onun çıldıracağına bahse girerim.
I blew the candle out. kezdjen tanulni		Ben mumu söndürdüm.
I bought it last week. kezdjen tanulni		Ben onu geçen hafta aldım.
I bought it yesterday. kezdjen tanulni		Onu dün aldım.
I broke my leg skiing. kezdjen tanulni		Kayak yaparken bacağımı kırdım.
I can do it by myself. kezdjen tanulni		Ben bunu kendim yapabilirim.
I can do it in a week. kezdjen tanulni		Ben bir hafta içinde bunu yapabilirim.
I can do without this. kezdjen tanulni		Bu olmadan yapabilirim.
I can hardly hear him. kezdjen tanulni		Neredeyse onu duyamıyorum.
I can hardly hear you. kezdjen tanulni		Siz güçlükle duyabiliyorum.
I can hardly work now. kezdjen tanulni		Ben şimdi güçlükle çalışabiliyorum.
I can open the window. kezdjen tanulni		Pencereyi açabilirim.
I can play the guitar. kezdjen tanulni		Ben gitar çalabilirim.
I can walk no farther. kezdjen tanulni		Daha uzağa yürüyemem.
I can't bear the pain. kezdjen tanulni		Acıya tahammül edemiyorum.
I can't find my shoes. kezdjen tanulni		Benim ayakkabılarımı bulamıyorum.
I can't find my watch. kezdjen tanulni		Saatimi bulamıyorum.
I can't see the movie. kezdjen tanulni		Ben filmi göremiyorum.
I can't stop coughing. kezdjen tanulni		Ben öksürüğü durduramıyorum.
I can't stop sneezing. kezdjen tanulni		Hapşırmayı durduramıyorum.

Turkish sentences from Tatoeba 7

Kommentár közzétételéhez be kell jelentkeznie.

több