szótár angol - török

English - Türkçe

hiking keresztbe vetett lábbal ülő:

1. yürüyüş yürüyüş


Bizim okul eve on dakikalık yürüyüş mesafesindedir.
Yürüyüş için dışarı çıktı.
Babam parkta bir yürüyüş yapıyor.
O, her gün yürüyüş yaptığını söyledi.
O, köpeğiyle her gün bir yürüyüş yapar.
Akşam yemeğinden sonra, sahilde bir yürüyüş yaparım.
On dakikalık bir başka yürüyüş bizi kıyıya getirdi.
Yürüyüş yapmayı severim.

Török szóhiking„(yürüyüş) készletekben:

body language

2. uzun yürüyüş (doğada) uzun yürüyüş (doğada)